top of page
  • Yazarın fotoğrafıÖmer Muhtar Bozdemir

CAPE TOWN

Güncelleme tarihi: 4 Kas 2020




Cape Town Güney Afrika’nın 3 başkentinden biri. Aynı zamanda dünyanın en güzel şehirlerinden biridir. Bazı güvenlik sorunları olsa da Johannesburg ile kıyaslanamaz. Kendi başınıza gidip tatilinizi yapabilirsiniz.

Johannesburg yazımda da ülke ekonomisine değinmiştim. Çok büyük gelir dengesizliği var. Siyahların çok büyük oranı çok fakirken beyazların da büyük kısmının çok zengin olduğunu görebiliyoruz. Hatta Cape Town sahillerinde yamaç paraşütü , sörf , helikopter gezintisi , dalışlar ve çeşitli turlar yapan insanları ve okyanus kıyısı boyunca güzel muhitleri görünce ‘ burada herkes gününü gün ediyor ‘ izlenimine kapılabilirsiniz.

Vize Uygulaması :


Güney Afrika’da bizim için kapıda 1 aylık ücretsiz vize uygulaması mevcut. Yani vizesiz bir ülkeye gider gibi kapıda damga vurup gönderiyorlar. Yine de otel ve dönüş uçak bileti rezervasyonunuzu hazırda bulundurmanızda fayda var.

Ne Zaman Gidilir :


Ben Cape Town’a 7-8 ekim gibi gitmiştim ve şansıma hava çok güzeldi. Çok fazla turist olacağı ve aşırı sıcak olacağı için yaz mevsimi olan aralık ve ocak aylarını tavsiye etmiyorum. Ekim ve kasım ayları iyidir.


Ulaşım :


Cape Town’a İstanbul’dan direk uçuş mevcut. Yaklaşık 10-11 saatlik bir uçuştan sonra Cape Town Uluslararası Havalimanı’na inebilirsiniz. Buradan şehir merkezine Über çağırabilirsiniz. Biz Johannesburg’tan uçup araç kiralamıştık. Toplu taşımayı tavsiye etmiyorum.

Yapılacaklar :


Cape Town gerçekten mükemmel bir şehir. Görülmesi gereken şey çok. Fakat tarihi eser ve müze olayı pek yok. Yani güzellikleri doğal güzellikler. Burada Cape Town’da yapılması gerekenleri direk sıralamak istemiyorum. Öncelikle yapılacak şeyleri 5 kategoriye ayırmak istiyorum. Şehir merkezinde bir apart , hostel ya da otelde kaldığınızı varsayıyorum. Öncelikle yürüyerek yapacağınız şeyler , daha sonra sightseeing bus ile gideceğiniz rota ve yapabilecekleriniz , daha sonra überle ya da aracınızla vs. gidip görmeniz gereken yerler ki buralar da bir gün alır. Daha sonra aracınızla yola çıkarak meşhur yarımada turu var. Bu turu yaparken hangi sahillere uğramanız gerek hangi rotayı kullanmak gerek gibi. Son olarak da biraz para harcayıp bazı meşhur turlara katılmak. Köpek balığı izleme dalışı , balina izleme turu ,şarap tatma etkinliği ve fok balıklarını görmek gibi.

A-) YÜRÜYEREK GİDİLECEK YERLER :


Cape Town’da akşamları yürüyüş yapmanızı tavsiye etmemekle birlikte , gündüz şehir merkezinde biraz yürüyüş yapmanızı tavsiye ederim. Şehir merkezi yüksek katlı binalarla dolu , bir Avrupa şehri gibi. Çok sakin olmayan ara sokaklarda yürüyebilirsiniz. Burada yerel pazarları göreceksiniz. Güvenlik için tedbiri elden bırakmayınız.


1-) Viktorya ve Alfred Rıhtımı :

Burası büyük bir bölge ve insanların büyük çoğunluğu burada zaman geçiriyor. Sokak müzisyenleri , pazarlar , hediyelik eşya dükkanları , Alışveriş merkezleri , cafeler ve restoranlar burada. Bence burada bir müddet yürümeli , dinlenmeli ve bu bölgeyi keşfetmelisiniz.


2-) Cape Town Wheel :


London Eye benzeri bir dönme dolap. Dilerseniz kişi başı 155 Rand karşılığında manzarayı seyredebilirsiniz. Ben binmedim. Zaten Masa Dağı ve diğer tepelerden çok daha iyi manzaralar olacaktır.

3-) 2 Okyanus Akvarumu :

Cape Town 2 okyanusun birleştiği yerde olduğu için akvaryuma bu isim verilmiş. Dilerseniz 200 Rand karşılığında akvaryumu gezebilirsiniz. Burası da Viktorya ve Alfred Rıhtımı’nda , belki 2 dk yürüme mesafesinde.

4-) Ümit Kalesi ( Castle of Good Hope ) :


Burası da rıhtıma yürüyüş mesafesinde olduğundan gidip bir göz atılabilir. Giriş ücreti 50 Rand. Hafta içi giderseniz top atışı seremonisini de izleyebilirsiniz.

Not :Bu saymış olduğum yerler Sightseeing Bus turunda da mevcut ancak buraları ayrıca gezip bir günlük programınızı bu şekilde yapmanızda fayda var.

5-) Altıncı Bölge Müzesi :

Ümit kalesine yürüyüş mesafesinde olup kısa sürede gezilebilir.

B-) SIGHTSEEING BUS TURU :



Sightseeing bus turu İstanbul , Avrupa ve Abd’de bulunan Big Bus turunun hemen hemen aynısıdır. Bununla birlikte Big Bus’tan çok çok ucuzdur. Kişi başı 180 Rand karşılığında 1 günlük Big Bus turu yapabilirsiniz. Özellikle şehrin çok güvenli olmayışı ve ulaşıma vereceğiniz parayı hesap edersek hesaplı oluyor. Johannesburg yazısında olduğu gibi bütün durakları açıklamak istemiyorum. Çünkü burada Yahudi Müzesi , Mücevher Müzesi vs. gibi gerekli olmayan küçük müzeleri ziyaret edebileceğiniz duraklar var. Buralarda inmeniz şart değil. Toplamda 18 durak olmasına rağmen bizi ilgilendirecek olan sadece 2-3 tanesi. Bunlardan ilki yani kalkış yerimiz rıhtım. Burayı zaten açıklamıştık. Onun dışında inmemiz gereken 2 durak şöyle.

1-) Masa Dağı :


Masa Dağı Cape Town’ın simgesidir. Gidilecek yerler listesinde burayı kesinlikle zirveye koyarım. Öncelikle otobüs turu ile dağın eteklerine kadar gideceksiniz. Burada sizi çoooook uzun bir sıraya sokacaklar. Bu sıra teleferik sırası. Dağın zirvesine teleferikle çıkabilir ya da uzun ve yorucu bir tırmanış yapabilirsiniz. Sıra beklerken öncelik online bilet alanların olduğundan muhakkak önceden biletinizi internet üzerinden alınız. Tek yön 200 Rand çift yön ise 360 Rand. Masa Dağı adını şeklinden alıyor. Üzeri masa gibi dümdüz olduğundan , teleferikle çıksanız dahi yukarıda uzunca yürüyüş yapabileceksiniz. Manzara ise bugüne kadar gördükleriniz içinde en iyilerden olacaktır. Burada günün büyük çoğunluğunu harcayabilirsiniz. Daha sonra sıradaki otobüse binebilirsiniz.

2-) Camps Bay :


Burası Cape Town şehir merkezine 2 saatlik bir yürüyüş mesafesinde olup çok elit bir bölgedir. Bu durakta inerseniz sahilde ya da mekanlarda biraz zaman geçirdikten sonra 2 saatlik bir yürüyüşle rıhtıma varabilirsiniz. Ya da yorulursanız bir sonraki otobüse binebilirsiniz. Böylelikle aslında 360 derece bir turu tamamlamış oluyorsunuz. Masa Dağı ve bu yürüyüş ile bir gün daha tamamlanacaktır. Ancak Masa Dağı için farklı bir öneri de sunmak istiyorum birazdan.

Bunun yanında Sightseeing Tur’a ait botlarla 50 Rand karşılığında liman ve kanal turu da yapabilirsiniz.

C-) ARAÇLA YA DA ÜBERLE GİDİLECEK YERLER :

Bu kısımda yürüyerek gidemeyeceğiniz , muhakkak bir vasıta ile gitmeniz gereken yerler var. Aslında turlar da var tabii lakin hepsine ayrı turla gitmek çok zaman alacaktır. Bu sebeple araçla bir iki gün içerisinde bunları gezebilirsiniz. Bu yerleri de sizin için şöyle sıralayalım.

1-) Masa Dağı :


Burayı zaten Sightseeing Bus turu kısmında yazmıştık. Ancak gün batımını izlemek isterseniz , otobüsle gidemeyeceğiniz için kendiniz gitmeniz gerekecektir.

2-) Lions Head :



Aslan Başı olarak adlandırılan bu tepe tırmanış severler için çok önemli bir tepe. Buraya ulaşım kendi aracınızla mümkün. Manzarası çok meşhur bir tepe.


3-) Signal Hill :


Sinyal Tepesi de bir önceki tepe gibi , otobüs ulaşımı ve teleferik bulunmadığından sadece tırmanış severleri alakadar ediyor.

Bu üç yer Cape Town’daki en iyi 3 manzaranın olduğu en önemli 3 tepe. Ben sadece Masa Dağı’na çıktım. Cape Town’da uzun süre kalırsanız diğer ikisi de tecrübe edilebilir.


4-) Kirstenbosch Botanik Bahçesi :



Masa Dağı’nın eteklerinde kurulu olan bu botanik bahçesi mutlaka gidilmesi gereken bir yer. İçeride birkaç saat harcamanız tavsiye edilir. Giriş ücreti 75 Rand.


5-) Bo Kaap :

Bo Kaap renkli ve şirin evlerin ve sokakların oluşturduğu bir semt. Nüfusunun yarıdan fazlası müslüman. Burada özellikle yapılması gereken bir şey yok. Aracınızla bu bölgede turlayabilir yahut sokaklarda yürüyüş yapabilirsiniz.

D-) ARAÇLA YARIMADA TURU :

Bu tur muhtemelen en yorucu ve en çok şeyi aynı günde yapabileceğiniz tur olacaktır. Ancak sabahın çok erken saatlerinde yola çıkmanızı tavsiye ederim. Amaç yarımadanın bir sahilinden sondaki Burun noktası ( Cape Point ) ve Ümit Burnu’na( Cape of Good Hoop ) kadar gidip diğer taraftan geri gelmek. Öncelikle Masa Dağı’ın arkasından dolanarak Kirstenbosch Botanik Bahçesinin yanından , Constantia üzerinden Fish Hoek’e kadar gitmeniz gerek.

1-) Fish Hoek :


Cape Town’dan araçla 35-40 dk’da varacacağınız , yol üzerindeki ilk durağınız olacak. Burası şirin , küçük bir kasaba. Dilerseniz sahilde 15-20 dk vakit geçirebilir ve yolunuza devam edebilirsiniz.

2-) Simon’s Town :



Sahil şeridinde çok güzel bir manzara eşliğinde 10-15 dk içerisinde Simon Kasabası’na ulaşabilirsiniz. Ben burada giriş ücreti 10 Rand olan Simon’s Town Museum’u gezmiştim ama gezilmesi gereken bir müze değil. Bu kasabayı asıl önemli kılan şey burada bulunan penguen kolonisi. Kasaba merkezinden 2 km mesafede Boulders Sahili’nde penguenleri izlemelisiniz. Dilerseniz müzeye giriş ücreti ödeyerek ( ki ben 70 Rand ödeyerek girmiştim ) , dilerseniz biraz daha yürüyerek ileri bir noktadan ücretsiz diğer sahil tarafına girerek penguenleri seyredebilirsiniz.

3-) Masa Dağı Milli Parkı :



15 dk’lık diğer bir muhteşem sürüşten sonra Masa Dağı Milli Parkı girişine varıyoruz. Ümit Burnu ve Cape Point denilen yerleri kapsayan bu milli park alanına da Masa Dağı Milli Parkı deniyor. Burada kişi başı 135 Rand ödedikten sonra yola devam ediyorsunuz. Yol boyunca babun ve diğer hayvanları görebilirsiniz. Bu şekilde 20 dk’lık bir diğer sürüşten sonra park yerine ulaşıyoruz.

4-) Cape Point :



Cape Point diye bilinen burun noktası , yani uç nokta , esasında yarımadanın en uç noktasıdır. Yani bazı yerlerde bilindiği gibi Ümit Burnu değildir. Ayrıca burası 2 okyanusun birleştiği yer değildir. Güney Afrika’da 2 okyanusun birleştiği nokta aslında Agulhas Burnu’dur. Burası Cape Town’a oldukça uzaktır. Araçla Cape Town’dan yaklaşık 3 saat. Buraya turistleri götürmenin oldukça zor olacağından dolayı , bir pazarlama yöntemi olarak Cape Point denen noktanın 2 okyanusun birleştiği yer olduğunu anlatırlar. Her neyse. Aracınızı park ettikten sonra uzun bir yürüyüşe başlayacaksınız. 15-20 dk’lık bir yürüyüşten sonra deniz fenerine varacaksınız. Burası manzarasıyla mükemmel bir yer. Hatta yürürken gerçekten şanslıysanız okyanusta balina dahi görebilirsiniz. Yürümek istemezseniz yine teleferik kullanabilirsiniz.

5- ) Cape of Good Hope ( Ümit Burnu ) :



Cape Point’i ziyaret ettikten sonra Ümit Burnu’na da uğrayıp biraz zaman geçirdikten sonra dönüş için yola koyulabilirsiniz. Karşılaştırma yapmak gerekirse Cape Point kesinlikle Ümit Burnu’ndan çok çok daha özel bir yer. Ama yine de Ümit Burnu’na da uğramadan gidilmez. Buradan yaklaşık 45 dk’lık bir sürüşten sonra Nordhoek sahiline varabilirsiniz.

6-) Nordhoek :


Nordhoek sahili dünyanın en geniş sahillerinden biridir. Sahile gitmek için pek fazla vakit olmadığı için yol kenarında durup yukarından birkaç foto alabilirsiniz. Bu yarımadada sürüş her iki tarafta da uçurum kenarı olduğu için her yerde fevkalade manzara var.

7- ) Chapman’s Peak Drive :



Nordhoek sahilinin akabinde Chapman’ın zirve sürüşü denilen ücretli yola giriş yapıyorsunuz. Mükemmel bir manzara eşliğinde 9 km boyunca keyifli bir yolculuk yapacaksınız. Girişte araç başına 50 Rand ödemeniz gerekecek.

8- ) Hout Bay :




Hout Koyu olarak adlandırılan bu kasabaya aslında bir balıkçı kasabası denebilir. Chapman’ın zirve sürüşünde iken Hout Koyu’nun şeklinin bir gergedanı andırdığını göreceksiniz. Burada birçok balıkçı teknesi var ve hatta kendi balık restoranlarını açmışlar. Bunlardan biri de Snookies. Snook Balığı Cape Town’ın meşhur balığı. Hout Koyu’nda balık ve diğer deniz ürünleri oldukça uygun. Cape Town merkezdekinden 2-3 kat daha uygun. Hout Koyu’nda mutlaka yapılması gereken şey , tekne ile fok balıklarını izlemeye gitmek. Aşağı yukarı 45 dk süren bu etkinlik için 110 Rand ödemeniz gerekiyor. Hava çok rüzgarlı ve okyanus çok dalgalı ise turlar iptal olabiliyor. Mutlaka yapılması gereken bir diğer aktivite.

9-) 12 HAVARİLER :



Hout Koyu’ndan ayrıldıktan hemen sonra sahilden Camps Bay’a doğru giderken yol üzerinde yan yana 12 tepe göreceksiniz. Bu tepelere 12 Havariler adı verilmiş. Gerçekten güzel bir manzara. Maalesef ben gittiğimde tepelerde büyük bir yangın olduğundan ortalık duman altıydı. Maalesef duman yüzünden yeterince görememiştim. Buradan sonra tekrar Camps Bay ve daha sonra rıhtıma , Cape Town şehir merkezine varıyorsunuz. Bu yüzden bu turdaki son durağımız da 12 Havariler oluyor.

E- TURLAR


Güney Afrika turları ile meşhur bir yerdir arkadaşlar. Özellikle de Cape Town. Bu turlardan bazılarını yapmanıza gerek yok. Bunun sebebi zaten kendi aracınızla bazı yerlere kendiniz gidecek olmanız. Bunları da zaten size açıkladık. Rıhtımda sıralanmış tur şirket ofislerini göreceksiniz. Buradan istediğiniz turu satın alabilirsiniz. Bunları kısaca yazmak gerekirse :

1-) Robben Adası :


Bu adaya bot ile Cape Town merkezden gidebilirsiniz. Burada Nelson Mandel’anın da 18 yıl kaldığı hapishaneyi gezebilir , Cape Town merkez ve Masa Dağı’na karşıdan bakabilirsiniz.

2-) Duiker Adası :


Duiker adası Hout Koyu’nda üzerinde fok balıklarının yaşadığı ada benzeri bir kaya parçasıdır arkadaşlar. Buraya nasıl gidileceğini zaten yazdık. Hout Koyu’ndan çok uygun 45 dk süren turlar var. Bu yüzden Cape Town merkezde çok para verip bu turu satın almaya gerek yok.

3-) Balina İzleme :


Cape Town şehri okyanus kenarında olduğu için , burada iade garantili balina izleme turlarına çıkabilirsiniz. Yani balina görmezseniz para ödemezsiniz gibi.

4-) Köpek Balığı Dalışı :


Cape Town’daki diğer bir önemli tur organizasyonu ise köpek balığı izlemek için kafes içerisinde yapılan dalışlardır. Eğer doğru mevsimde ise bu tura da katılabilirsiniz.

5-) Şarap Tatma Etkinliği :


Dilerseniz Constantia’da bağ evlerini ziyaret eden turlara katılabilir ve değişik şarapları tadabilirsiniz. Cape Town’ın şarapları meşhurdur.

Sıralamış olduğum bu turlar Cape Town için çok önemlidir. Yani diğer turlar gibi her şehirde yapılabilen turlar değildir. Bunun dışında helikopter turu , yamaç paraşütü , sörf , botla gün batımı turu , balık avlama etkinliği , tırmanma turları gibi onlarca farklı tur da mümkündür.

YEME – İÇME


Daha önce Johannesburg yazımda bahsettiğim gibi , bizdeki mangalın karşılığı olan Braai yaygındır. Marketlerde et ve alkol Türkiye’nin yarı fiyatı olup , sebze , meyve ve diğer ürünlerle birlikte , elektrik , su , gaz , internet bize göre çok çok pahalıdır. Damak tatları fena değildir. Bir Kuzey Avrupa ülkesi gibi aç kalmazsınız. Ocean Basket denilen deniz ürünleri restoranı zincirini bir çok yerde bulabilirsiniz. Ancak Hout Koyu’ndaki restoranlar çok daha uygundur. Rıhtımdaki büyük pazaryerinde uygun ve çok lezzetli yöresel tatları deneyebilirsiniz. Güney Afrika’ya özgü içkileri Amarula’dır. Muhakkak denenmelidir. Tadı Baileys’i andırır.

Not : Aracınızı park ettiğiniz hemen her yerde aracınızın başında birinin dikilip sizden para istiyor olduğunu göreceksiniz. İlk gördüğümde çok tuhaf karşılayıp , bir çeşit değnekçilik olarak düşünmüştüm. Ancak oranın halkı işsizlik ve gelir dengesizliğinin farkında , bu yüzden park süresince aracınızın başında durup sizi bekleyen ve bu arkadaşlara hemen herkes bozukluk veriyor ve bunu çok normal karşılıyorlar. Bunun bir nedeni de hırsızlık ve soygunculuğun gerçekten çok yaygın olması.

Johannesburg için aynı şeyleri söylemesem de Cape Town mutlaka görülmesi gereken bir yer. Umarım güvenli bir seyahat gerçekleştirirsiniz.

Soru , görüş ve önerileriniz beni ziyadesiyle mutlu edecektir.

494 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

LVİV

Commenti


bottom of page